top of page

Rusya’nın Ruhu; Efsane ile Gerçek Arasında

  • 2 Haz 2022
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 29 Ağu 2022

Değerli okuyucular,

Turhan DİLMAÇ’IN yazdığı ”RUSYA’NIN RUHU Efsane ile Gerçek Arasında” kitabının içeriğini sizlerle paylaşmak, ilginç yerlerini aynen aktarmak ve kendi düşüncelerimi buraya not düşmek için bu yazıyı yazdım. Altını çizip aktarmak istediğim o kadar çok yer var ki sizi meraklandırmak adına bu isteğimi gerçekleştiremeyeceğimi yazımın başında belirtmek isterim. Bir kısmınız bunu durumu ”hainlik” olarak değerlendirsede yazının amacı merak uyandırıp sizi kitaba yönlendirmektir.

Kim ve Neden

Turhan DİLMAÇ, 7,5 senesi Rusya’da geçen toplamda 11 sene Sovyet coğrafyasında yaşayan önemli yazarlarımızdan biridir. Kazan (Rusya’ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti) eski Başkonsolosu Turhan Dilmaç, Türkiye’nin Nur-Sultan (Kazakistan) Büyükelçiliği 1.Müsteşarıdır. Bölgede uzun yıllardır yaşayan Dilmaç, Türkiye’deki eksikliği fark etmiş olmalı ki, Rusya’yı anlama ve anlamlandırma çabası içine girmiştir.

Kitaptaki Ben

Kitap Rusya tarihinin tümünü ele alan bir kitap değildir. Rus tarihini önemli olayları, aktörleri, dönüm noktaları ele alınarak fikir sahibi olmanıza katkı sağlıyor. Ayrıca bugüne kadar bildiğiniz, gerçeğinden daha fazla anlam kattığınız olayların veya aktörlerin de tam olarak öyle olmadığını görme imkanına sahip oluyorsunuz. Beğendiğim bazı noktaları özellikle buraya not düşmek istiyorum.

”Giriş” ve ”Sonuç Yerine” bölümleri ile birlikte toplam 15 bölüm bulunmaktadır. Bölüme başlamadan ayrılan bir sayfada, Rus tarihinin birçok meselesini kendi içerisinde kronolojik sıralamaya dikkat edilerek not düşülmüş. Yani; Knez Vladimir’in Kiev Rus Devleti’nin başına geçmesinin hangi yılda olduğunu bilmiyorsan veya unuttuysan kitabın içinde bunu kalabalık cümleler içinde değil sadece bölüm başlarında bir sayfada nokta atışı olarak görmen mümkün. Toplamda 194 önemli olayı tarihi ve kısa başlığı ile kitapta bulmanız önemli.

Mesela; Knez Vladimir’in Kiev Rus Devleti’nin başına geçmesi ……….. yılında gerçekleşmiştir. 1703 yılında ……………. şehri kurulmuştur. 1894 yılında son çar …………. tahta geçmiştir.

Yazdınız ama neden eksik yazdınız, nedir bu önemli yerleri noktalarla geçiştirmek, der gibisiniz. Meraklanmak iyidir. Şimdi Google hazretlerini açınız ve boşlukları doldurunuz. Diğer 191 dönüm noktası içinde kitabı almanız gerekiyor.

Üstünde durmamız gereken önemli cümlelerden biri de Efsane ile Gerçek Arasında”. Rus tarihi üzerine araştırma yapan kişiler aslın

Değerli okuyucular,

Turhan DİLMAÇ’IN yazdığı ”RUSYA’NIN RUHU Efsane ile Gerçek Arasında” kitabının içeriğini sizlerle paylaşmak, ilginç yerlerini aynen aktarmak ve kendi düşüncelerimi buraya not düşmek için bu yazıyı yazdım. Altını çizip aktarmak istediğim o kadar çok yer var ki sizi meraklandırmak adına bu isteğimi gerçekleştiremeyeceğimi yazımın başında belirtmek isterim. Bir kısmınız bunu durumu ”hainlik” olarak değerlendirsede yazının amacı merak uyandırıp sizi kitaba yönlendirmektir.

Kim ve Neden

Turhan DİLMAÇ, 7,5 senesi Rusya’da geçen toplamda 11 sene Sovyet coğrafyasında yaşayan önemli diplomatlarımızdan biridir. Kazan (Rusya’ya bağlı Tataristan Cumhuriyeti) eski Başkonsolosu Turhan Dilmaç, Türkiye’nin Nur-Sultan (Kazakistan) Büyükelçiliği 1.Müsteşarıdır. Bölgede uzun yıllardır yaşayan Dilmaç, Türkiye’deki eksikliği fark etmiş olmalı ki, Rusya’yı anlama ve anlamlandırma çabası içine girmiştir.

Kitaptaki Ben

Kitap Rusya tarihinin tümünü ele alan bir kitap değildir. Rus tarihini önemli olayları, aktörleri, dönüm noktaları ele alınarak fikir sahibi olmanıza katkı sağlıyor. Ayrıca bugüne kadar bildiğiniz, gerçeğinden daha fazla anlam kattığınız olayların veya aktörlerin de tam olarak öyle olmadığını görme imkanına sahip oluyorsunuz. Beğendiğim bazı noktaları özellikle buraya not düşmek istiyorum.

”Giriş” ve ”Sonuç Yerine” bölümleri ile birlikte toplam 15 bölüm bulunmaktadır. Bölüme başlamadan ayrılan bir sayfada, Rus tarihinin birçok meselesini kendi içerisinde kronolojik sıralamaya dikkat edilerek not düşülmüş. Yani; Knez Vladimir’in Kiev Rus Devleti’nin başına geçmesinin hangi yılda olduğunu bilmiyorsan veya unuttuysan kitabın içinde bunu kalabalık cümleler içinde değil sadece bölüm başlarında bir sayfada nokta atışı olarak görmen mümkün. Toplamda 194 önemli olayı tarihi ve kısa başlığı ile kitapta bulmanız önemli.

Mesela; Knez Vladimir’in Kiev Rus Devleti’nin başına geçmesi ……….. yılında gerçekleşmiştir. 1703 yılında ……………. şehri kurulmuştur. 1894 yılında son çar …………. tahta geçmiştir.

Yazdınız ama neden eksik yazdınız, nedir bu önemli yerleri noktalarla geçiştirmek, der gibisiniz. Meraklanmak iyidir. Şimdi Google hazretlerini açınız ve boşlukları doldurunuz. Diğer 191 dönüm noktası içinde kitabı almanız gerekiyor.

Üstünde durmamız gereken önemli cümlelerden biri de Efsane ile Gerçek Arasında”. Rus tarihi üzerine araştırma yapan kişiler aslında bazı Rus aktörlerini veya olayları efsane tadında bilir, dinler, okur ve izler. Kitabın bir kaç bölümünde ” aaa böylemiymiş” diyeceğiniz bilgilere rastlayacağınız kesin. Örneği; Komünist Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Semyon Aralov, Tolstoy’un ”Müslümanlığı” bölümünde Tolstoy ve İslam ilişkisi, Troçki ve Stepan Bandera’nın sonu, Maksim Gazinosu, düzmece Dimitriler, Söyembike’nin hikayesi…

Edebiyat ve Sanat dallarına kitap bölümleri ele alınırken de yer verilmiştir. ”Düzmece Dmitri”ler anlatırken Game of Trhones benzetmesi kitaba ayrı bir renk katmıştı.

Bazı sayfalarda ise ” yok artık” diyebileceğiniz paragraflara denk gelmeniz mümkün. Mesela 222. sayfa… Sayfadan küçük bir alıntı yapmak isterim.

”Genç Pyotr Arapov bir gün, Avrasyacıların toplantısına Aleksandr Langovoy isimli birini getirdi. Langovoy, SSCB içinde ”Güven” isimli Avrasyacı görüşlere yakın bir yeraltı örgütü bulunduğunu, bu yapılanmanın Avrasyacı emelleri gerçekleştirmek için dönüştürülebileceği haberini verdi. Avrupa’daki Avrasyacılar, bu müjdeyi sevinçle karşıladılar ve Langovoy’u içlerine aldılar.”

Langovoy bu insanların güvenini kazanarak içelerine girdi. Akabinde ”SSCB Avrasya Partisi’nin Başkanı tayin edildi.” Sizce Langovoy Güven adlı yeraltı örgütünü bilen bir Avrasyacı mıydı? Gerçekten Güven adlı bir yer altı örgüt var mıydı? Tüm bu olayların içinde ÇEKA’ya bağlı istihbarat teşkilatına bağlı OGPU’nun rolü nedir? Bu soruların cevabı 222. sayfada.

Hazır Avrasyacılık konusu da açılmışken kitap Rus Avrasyacılık bölümünde Klasik ve Yeni Avrasyacılık konularını kısaca açmıştır. Özellikle Yeni Avrasyacılık kısmında Dugin üzerine kısa bir değerlendirme yapılmıştır. Buna bağlı olarak Rus Avrasyacılığın Gerçekliği üzerine önemli noktalar belirtilmiştir.

Rus Avrasyacıların asıl derdi doğal olarak ” Rus”un kimliğinin nasıl tanımlanması gerektiği sorunsalıdır. Çıkış noktası Rusya – Batı ilişkilerinin doğasının ne şekilde olması lazım geldiğiyle bağlantılıdır.

Rus Yahudileri merak ediyorsanız kitabın ”Rus Sınırında Bir İsrail” bölümü mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Konu kısaca Kiev Rus ve Moskova Knezliği döneminden başlanarak ele alınmış. Günümüze kadar getirilmiştir. Günümüz Rusya – İsrail ilişkilerine de kısaca değinilmiştir.

İki ülke arasında en üst düzeyde görüşmeler gerçekleştiriliyor ve belli ölçüde eşgüdüm içerisinde hareket ediliyor. Ancak…

Yukarıda da vurguladığım gibi kitaba olan merağınızın artmasını istediğimden ”ancak”tan sonrasını yazmadım.

Moskallar ve Hohallar bölümü özellikle dikkatle okumanız gereken bölüm.Alt başlıklar sırasıyla; Taras Bulba, Sınır Ülkesi-Ukraina, Miras Kavgası, Ayrışma, Ukrain Kozakları, Hmelnitski’nin Kararı, Hmelnitski’nin m-Mirası, Mazepa’nın İhaneti, Polubotok’un Hazinesi, Rus İdaresinde Ukrayna, Şair Şevçenko, Bir Başka Tartışmalı Karakter Bandera, Suikast, İki arada

Kitap ”Sonuç Yerine” bölümü ile okuyucularının günümüz sorularını cevaplamaktadır. Mesela Rusya tekrardan Sovyetleri İhya etmek istiyor mu? Rusya ne yapmak istiyor sorusunu cevaplıyor.

Umarım sizi meraklandırmayı başarabilmişimdir. Bol, güzel okumalar…



ree

Yorumlar


bottom of page